İsveç Diyeti Gerçekten İşe Yarıyor Mu? | Ebru Pelin

Uncategorized

Published on Kasım 24th, 2014 | by Ebru Pelin

28

İsveç Diyeti Gerçekten İşe Yarıyor Mu?

Son zamanların modası İsveç diyeti.

Harika vücutlu ünlü isimler fit olmalarının sebebini İsveç diyetine bağlayınca da bu diyetin popüler olması kaçınılmaz bir hal aldı.

Ben de bu konuyla ilgili bir araştırma yapma gereği duydum.

Tahmin edebileceğiniz üzere Türkçe bir kaynak bulmak imkansızdı. Hatta imkansızlık o kadar üst seviyede ki, yabancı bloglardan bir yazı aşırılmış ve Türk internet dünyasında bu yazı yayılmış.

Bu yüzden bu bilgi açığına bir çözüm getirmek istedim.

İsveç diyeti nedir?

Bilmeyenler için, İsveç diyeti oldukça ağır bir diyet.

İçerdiği kalori miktarı ise bir hayli düşük; günde 1000 kalorinin altında enerji alıyorsunuz.

Aynı zamanda karbonhidrat açısından çok fakir olan İsveç diyeti günlük kalori alımınızın neredeyse tamamını yağlar ve proteinler ile karşılanmasını şart koşuyor.

Her gün en az 2 litre su içmek, bu diyetin etkili kilo verdirmesinin yapı taşlarından bir tanesi.

Egzersiz her diyetin bir parçası; günde en az 20 dakika yürüyüş olmaz olmazlardan..

Sonuç verebilmesi için en az 3 gün devam edilmesi gerekiyor.

Uzun süreli uygulanması ise oldukça tehlikeli olan İsveç diyeti maksimum 13 gün devam ettirilebiliyor.

Bilimsel olarak da desteği var İsveç diyetinin. Yapılan araştırmalar İsveç diyeti uygulayan kişilerin bir haftada vücut ağırlıklarının %3’ünü kaybettiklerini gösteriyor.

Buraya kadar İsveç diyetinin vaatleri çok güzel. Kısa süreli bir diyet olduğundan diş sıkarsanız yaparsınız. Kısa zamanda güzel kilolar da verirsiniz.

Nasıl uygulanır?

İsveç diyetinin en belirgin özelliği düşük karbonhidrat içeriyor olması. 13 gün boyunca bir dilim tam tahıllı ekmeğe dahi izin vermiyor. Kahvaltıyı reddediyor.

Güne kahve veya çayla başlıyorsunuz. En fazla bir şeker atmaya izin var. Diyetinizde ilerledikçe o bir şekeri de çayınıza veya kahvenize ekleyemiyorsunuz.

Düşük karbonhidratın yanında yüksek protein öneriliyor. Öğlen yemeklerinde bir veya iki yumurta, akşamları ise ızgarada pişirilmiş kırmızı et, tavuk eti veya balık. Yanında çok abartmayacak şekilde limonlu ve zeytinyağlı büyük bir porsiyon salata.

Kahvaltı yok, öğlen yemeği yarım, ara öğün yok. Yani meyve yok, bol vitamin ve mineral içeren kuruyemişler yok. Günün ilk öğününü akşam saatlerinde yapmış oluyorsunuz.

Yani koca bir günü 1.5 öğünle bitiriyorsunuz.

İşin doğrusu sağlık problemi olan kişilerin kesinlikle kalkışmaması gereken bir diyet.

İsveç Diyetinin Avantajları

Ekran Resmi 2014-11-24 15.52.06

Bir hafta boyunca diyet listenizin hiç dışına çıkmadan İsveç diyetini uygularsanız. Herhangi bir sağlık probleminiz yoksa tartıda kendinizi 3 ila 5 kilo arasında eksik göreceksiniz.

Diyette en çok önem verdiğimiz olay ne?

Verilen kiloları, üçe beşe katlayıp geri alamamak. Düştüğümüz kiloda çakılı kalmak.

İsveç diyetini uyguladıktan sonra kaybettiğiniz kiloları hızlı bir şekilde geri almıyorsunuz. Bu kilonuzu sabitlemek için çok büyük bir şans.

Aradığım her şey bu diyette dediğinizi duyar gibiyim.

  • Uzun süreli uygulanmıyor
  • Kısa sürede büyük kilolar veriyorsunuz
  • Diyet sonrasında verdiğiniz kiloları geri almıyorsunuz

Diyelim ki hedefiniz 30 kilo vermek. Bir hafta İsveç diyetini uyguladınız. 4 kilo verdiniz.

Bünyeniz bu diyeti artık kaldıramıyor, kendinizi iyice halsiz hissettiniz ve bırakmaya karar verdiniz.

Bırakabilirsiniz hiç bir sakınca yok. Zaten bu diyetin maksimum uygulama süresi 13 gün.

İsveç diyetini bıraktıktan bir ay sonra tekrar 7 ila 13 gün arasında İsveç diyetini benimseyerek beslenebilir, hızlı bir şekilde kilo kaybetmeye devam edebilirsiniz.

Bu durum periyodik bir hal alabilir hedefinize ulaştığınızda ise tamamen İsveç diyeti yapmayı bırakabilirsiniz.

Tabi trans yağlardan, çikolatalardan, şekerlerden, hamur işlerinden uzak kalmak, büyük porsiyonlar halinde yemek yemeyi tercih etmediğiniz sürece.

Dezavantajları

catunhapyHızla büyük kilolar verirken, birden her şey tersine dönebilir. Her vücudun İsveç diyetini kaldırması mümkün değil.

Günlük olarak çok düşük kalori aldığınız için, baş dönmesi, halsizlik, mide bulantısı gibi konforsuz durumlarla karşılaşabilirsiniz.

Diyetiniz ihtiyacınız olandan daha az enerji içeriyor olsa da, vücudunuz hücrelerinizi bir şekilde beslemek zorunda.

Bu yüzden vücudunuz depolarına saldıracak. Yağ dokunuzdaki trigliseridler, kaslarınızdaki proteinler karaciğerinizde yakıt olarak kullanabileceğiniz glikoza dönüşecek.

Biraz daha basitleştirecek olursam, İsveç diyetini uygularken kaybettiğiniz kilonun büyük bir kısmı göbek çevrenizde katmanlaşmış olan yağlardan değil, hareketinizi sağlayan kaslarınızdan gidecek.

Kendinizi incelmiş ve hafiflemiş hissetmeyeceksiniz.

İsveç diyetine göre sabahları bir fincan kahve ile başlanmalı. Sebebi ise bazal metabolizma hızını arttırması.

Ancak boş mideyi sabahları kahve ile açmak ne kadar mantıklı olabilir ki?

Diyet kısa sürse bile bir takım sindirim sistemi rahatsızlıklarına yol açabilir.

Kaldı ki kilo problemi yaşayan kişilerin çoğu zamanında, trans yağ içeren gıdaları, yüksek şeker içerikli (yüksek karbonhidratlı) yiyecekleri, asit oranı yüksek ekstra şeker ilave edilmiş içecekleri bol bol tüketerek sindirim sistemlerini oldukça zorlamışlardır.

Bir de günün açılışını kahve ile yaptıklarında sindirim sistemi organlarında meydana gelebilecek tahribat ihtimalini düşünemiyorum.

Sindirim sistemi hastalıkları cildinizden de çok çabuk belli olur. Aynaya her bakışınızda kendinizi solgun ve sararmış bir halde görerek, bu diyeti devam ettirecek motivasyonu ne kadar canlı tutabilirsiniz bilemiyorum.

Gördüğünüz üzere İsveç diyeti “Hadi pazartesi olsun da bir de şu diyeti bir deneyeyim.” diyebileceğiniz bir kilo verme yöntemi değil.

Son Söz

Bir iki sene önce aç kalarak kilo vermek çok tehlikeli, asla kilo vermek için seçilen bir yöntem olmamalı diye açıklamalara sıklıkla rastlıyorduk.

Şimdilerde ise İsveç diyeti en popüler kilo verme yöntemleri arasında.

Peki ya İsveç diyeti aç kalarak zayıflamak değildir de nedir?

Popüler olan trendlerin arkasından koşmak, bilimle desteklemeden tavsiyeler vermek, yabancı sitelerden bilgileri doğruluğu üzerine düşünmeden kopyalayıp yapıştırmak doğru mu?

Benim tavsiyem

İsveç diyeti destek almadan yapılabilecek bir diyet kesinlikle değil.

Avantajlarının yanında dezavantajları da azımsanmayacak kadar büyük.

Kilo vereyim derken trend diyetleri takip ederek sağlığınızdan olmayın.

Herkesin metabolizması, hayat tarzı kendine özgü. Yazılan diyet listeleri de kişiye özel olmalı unutmayın!

Her zaman ki küçük notum da buradaymış :)

Email listeme hala kayıt olmadıysanız, email listeme kayıt olmadan sayfamdan ayrılmayın!

Yazımı beğendiyseniz, yazının altına yorum bırakmayı unutmayın lütfen!

Etrafınızdaki İsveç diyetine gönül vermiş kişilere faydam dokunabileceğini düşünüyorsanız bu yazıyı paylaşın!

Görüşmek üzere,

Ebru Pelin

resim kaynağı


About the Author



28 Responses to İsveç Diyeti Gerçekten İşe Yarıyor Mu?

                      Tevfik için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

                      E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

                      Başa Dönün ↑