Published on Eylül 24th, 2014 | by Ebru Pelin
1Dukan, Paleo, Alkali, Elma… En Doğru Diyet Hangisi?
Paleo diyetini mi takip etmeliyim yoksa alkali diyeti mi? Elma diyeti de iyi zayıflatıyor diyorlar.
Karbonhidratı mı keseyim yağlardan mı vazgeçeyim? Dukan diyetiyle zayıflayanları çok duydum en iyisi beslenmemi Dukan’a göre düzenleyeyim.
Çok gürültülü ve karar vermenizi engelleyici nitelikte soru ve düşünceler bütün bunların hepsi. Bu yazımda bu tarz sorular sormanın neden yanlış olduğunu açıklayacağım.
Hangi diyeti yapacağımı bilmiyorum!
Ortalıkta binlerce diyet fikri var. Gün geçmiyor ki piyasaya çıkan diyet kitaplarına bir yenisi daha eklenmesin. Her birinde ise farklı bir iddia…
Kimileri çok doğru, kimileri zırvalarla dolu. İşin kötü tarafı, bu kadar fazla fikrin bir araya gelerek kaos ortamı oluşturuyor olması.
Herkesin kafası karışıyor. Sırf bu sebepten bile çoğu kişinin diyet hikayesi başlamadan bitiyor.
Bu karmaşada doğru bilgiyi nasıl bulabilirim? En iyi diyet hangisi?
En iyi diyet hangisi sorusuna cevabım şudur: Herkese uyabilecek, herkesi kesinlikle zayıflatabilecek, kısacası herkes için etkili olabilecek bir diyet yoktur.
Bir diğer deyişle, bu konuda tek bir doğru yok.
Bunun sebebi ise, kilo vermek isteyen herkes tek tip değil. Herkesin vücut tipi, metabolizma hızı, ağız tadı, bütçesi, yemek için ayırdığı vakit, beslenme bilgisi birbirinden farklı. Ortaya binlerce profil çıkartabiliriz.
Haydi birlikte düşünelim.
Bugüne kadar beslenme listesinin temellerini karbonhidratlar oluşturmuş birine, birden makarna, patates, pirinç yasak derseniz ne olur?
Hayatınızdan şekeri çıkartın. Şeker sizi öldürüyor gibi yaklaşımlarda bulunmak ne kadar doğru olabilir?
Peki bu diyetler yanlışsa neden bu kadar ünlüler?
Popüler diyetlere kesinlikle yanlış, hiç kimsede çalışmaz demiyorum.
Örneğin siz vejeteryan beslenmenin en sağlıklısı olduğunu ve ilklerine bağlı kalarak zayıflayabileceğinizi düşünüyorsunuz.
Diyelim ki uyguladınız başarılı da oldunuz. O zaman ne mutlu size. Kilo verebilmek için faydalı bir yol buldunuz, devam ettirmemek için bir sebebiniz yok.
Tutup da bunu, sizin gibi kilo sıkıntısı çeken ve eti bolca seven bir arkadaşınıza tavsiye ederseniz ve aynı sonuçları almayı beklerseniz, hayal kırıklığına uğrama şansınız yüksek.
Bunun dışında çeşitli diyet programlarından pozitif sonuç almış insanların sayısı azımsanmayacak kadar çok. Bu yüzden düşünce yapımızı oluştururken, bu karışıklığı önlemek için bu diyetlerin ortak söylemlerine bakmalıyız.
Bütün bu diyetlerin ortak önerdiği nedir?
Aslına bakacak olursanız bütün bu diyet programları temelde o kadar da farklı değil. En etkili beslenme listelerinin benzerlikleri farklılıklarından fazla.
Bu benzerlikler ise, bu diyetleri kullanarak kilo veren insanların başarısının formulü.
Bu özellikler nedir diye soracak olursanız,
1. Hepsi beslenmenizdeki farkındalığı arttırıyor
En çok kafa karıştıran nokta karbonhidrat, yağ ve proteinin ne kadar tüketilmesi gerektiği. Meşhur soruları siz de duymuşsunuzdur.
Hangisini hayatımdan çıkartmalıyım? Hangisini daha çok yemeliyim?
Bütün diyetlerde duyduğumuz ortak tavsiyeler; karbonhidratın hangi besinlerden alındığına dikkat etmeli, meyve tüketimini arttırmalı, hayvansal ürünleri diyetin baş tacı yapmamalı.
Dikkat ederseniz, tavsiyelerin çoğu karbonhidratların doğru alınmasıyla ilgili. Demek ki yemek planlamamızda öncelikle buna odaklanmalıyız.
Karbonhidratları doğru yerden almalıyız.
Un, şeker ve tuzdan mümkün olduğunca kaçınmalısınız. Günlük ihtiyacınız olan karbonhidratı lif açısından zengin olan meyve ve sebzelerden almalısınız. Bol şekerli, unlu, bol yağlı tatlılar yerine, bu ihtiyacınızı bir porsiyon meyveyle karşılayabilirsiniz.
Beyaz un, şeker ve tuzun karışımı. Beyaz ekmek. Kaçınmanız gereken ilk yiyecek.
Bir önceki paragrafta aklınızda oluşabilecek herhangi bir soru işaretini önlemek adına küçük bir karbonhidrat parantezi açmak istedim.
Şimdi kaldığımız yerden devam edebiliriz :)
Başarılı diyetlerin her biri size nasıl beslenmeniz gerektiğini anlatıyor. Doğruları ve yanlışları öğretiyor. Bu sayede, diyetin içine girdikçe beslenmeyle ilgili bilginiz artıyor.
Bir süre sonra kendiniz için iyi olanı seçip yolunuza danışman desteği olmadan devam edebiliyorsunuz.
2. Hepsi kaliteli yemekten bahsediyor
Paleo daha doğal yemeniz gerektiğini söylüyor, dukan diyeti protein ağırlıklı beslenip işlenmiş gıda tüketimini minimuma indirmenizi öneriyor.
Bitkilerle beslenmeyi öneren programlar, lif açısından zengin besinler yemeyi, antioksidan alımına dikkat etmeyi ve yine işlemiş ürünlerden uzak durmayı tavsiye ediyor.
Buradaki ortak özellik gün gibi ortada.
İşlemden geçmiş ,raf ömrü uzatılmış besinleri tüketmemeye özen gösterin. Yani temiz yiyin!
3. Hepsi besin eksikliklerini yok ediyor
Bütün diyet programları besin değeri açısından çok yüksek. Yani gün içerisinde ihtiyacınız olan vitamin ve mineralleri sağlıyor.
Çoğu kişi diyete başlamadan önce ne kadar az su tükettiğinin farkına dahi varamıyor. Bütün diyetler günde en az 2 litre su tüketilmesi gerektiğini söylüyor.
Diyet listeleri, olmazsa olmaz yağ asitleriyle de süsleniyor. Eksikliğini çok geç anladığımız omega 3 ve omega 6’yı hayatımıza sokuyor.
Nom nom nom… Balık :) Omega 3 ve Omega 6 kaynağı. Bolca yiyin (resim kaynağı)
Herhangi bir diyet programını takip etmek sizi bütün bunların eksikliğinden koruyor.
4. Hepsi kendinize hakim olmanızı söylüyor
Bütün diyetler porsiyonları küçülttürüyor. Sürekli olan atıştırma halini yasaklıyor.
Çılgınca kalori hesaplamanın, diyeti matematik problemine dönüştürmenin önemli olmadığını vurguluyorlar.
Siz kontrollü olun, neler yediğinizin farkında olun, miktarlarını da fazla kaçırmayın, patlayana kadar yemeyin diyorlar.
5. Hepsi düzenli egzersizi şart koşuyor
Piyasada popüler olan diyetlerin hepsi beslenmenize dikkat ederken, fiziksel görüntünü hakkında da düşünmeniz gerektiğini savunuyor.
Diyelim ki, 170 cm boyunda 100 kilosunuz. Başarılı bir şekilde diyetinize uyup 40 kilo verdiniz. Vücudunuzun nasıl olmasını beklersiniz?
Tabi ki harika gözükmeyi beklersiniz verdiğiniz 40 kilonun ardından.
Ancak, spor yapmadan bu kadar kilo vermeyi başardıysanız, derinizin deformasyonuna engel olmamışsınız demektir. Yani, sarkıklıklar, çatlaklar canınızı sıkabilir.
Spor yaparak hem kilo verme sürecini hızlandırabilir, hem de vücudunuzun harika görünmesini sağlayabilirsiniz.
Spor şart!
İşte bütün diyetlerin de temelinde düzenli sporu hayatınızın bir parçası haline getirmek yatıyor.
Takip etmeniz gereken en iyi diyet, sizin için en iyi olanı, hayatınıza en uyumlu olanı ve kendinizi en iyi hissettiğiniz diyettir.
Vücudunuzu tanıyın. Nasıl beslenmenin size daha iyi geldiğini belirleyin. Kilo vermek için de onu hayatınıza sokun. Kendiniz için en iyi olan diyeti siz keşfedin.
Sizin vücudunuzu, isteklerinizi ve hayat tarzınızı sizden iyi kimse bilemez. Bu yüzden en doğru kararı verecek olan yine sizsiniz.
Eğer bana ihtiyacınız olursa, sorularınızı yorum olarak sorabilir veya aşağıdaki butona tıklayarak mail size özel raporunuzu indirebilirsiniz :)
Görüşmek üzere,
Ebru Pelin
One Response to Dukan, Paleo, Alkali, Elma… En Doğru Diyet Hangisi?